13 Ağustos 2013 Salı

Pickwick'in Çilesi - Bölüm 11

“ Oldu anladım. Sen gitmeden şuna bir kere daha acı çektireyim dedin. Anlıyorum seni de anlıyorum, yakışıklı çocuksun. Ego ihtiyacın var. Tamam ama benden çıkmaz. Kendi dertlerim başımı aşmış, düşüncelerim bulutlarda. Geçen hava limanından aradılar. Uçakların rötar yapmasına sebep oluyormuşum. Türbülans falan dedi ama dinlemedim sevişiyordum o sırada. Neyse. Sen gitmek için geliyorsun artık anladım. Senin yapın bu kabul ediyorum seni böyle o yüzden beni boşver. Ama artık rahat bırak Winston. Sen aramadan önce ne kadar rahattım. Düşünecek pek bir şeyim yoktu. Bugün hangi numara arar acaba diyordum ya da nereye gideyim de içeyim.”

“ Pickwick, Müge Anlı’ya hala çıkmadıysan Türk kadınları epey şey kaçırıyorlar. Sözümü bitirmemi bekle biraz. Tamam katılıyorum sana epey kötülüğüm dokundu. Bunlardan dolayı gerçekten pişmanım. Duydun beni. Sakın ağzını açayım deme otur dinle. Ben belki benimle taşınmak istersin diye düşünmüştüm. Onu söylemeye çalışıyordum. Lafı ağz-“

“ Sen ne diyorsun Winston ya? “

“ Ah Pickwick bir kez olsun dinle! Benimle taşın diyorum. Gel orada oku benimle birlikte. “

“ İyi de neden böyle bir şey yapayım? “

“ Ben seni özledim. Ve seni benim elimden alamayacakları bir yere gidelim istiyorum. Yalnız biz olalım istiyorum. “

“ Onun için yanlış kıtayı seçmemiş misin sence de? Baya kalabalık bir nüfusu var diye hatırlıyorum ben. “Biz” kavramı için bile fazla kalabalık. Ve biliyorsun ben kalabalık yerleri sevmem. Ayrıca nereden çıktı bu yanıma Pickwick’i de alayım olayı? Neden ben oluyorum burada. Ya beni orada da terk edersen? Burada terk etmen yetmedi başka kıtada mı terk edeceksin? Yeni bir fantezi falan mı bu? Eğer öyleyse hiç duymadım ben de deneyim bir ara. Hatta yarın benimle İzlanda’ya gelsene orada terk edersin. Daha seksi oluyormuş orada terk edilmek.”


“ Pickwick sen gerçekten fazla gerginsin. Orada yeni bir hayatımız olabilir. Ne dersin bana geri dönmeyi düşünür müsün? “

Allahım ben bir tane su samuru sipariş etmiştim o nerede kaldı? Hani üzerime düşecekti falan. Ona olumlu ya da olumsuz bir yanıt verirsen sevinirim. Kaldı ki su samuru üzerime düşmeden yerdeki cam şişeyle bileklerimi dikine kesmeme az kaldı. Neden bütün bunlar bana oluyor onu da anlamıyorum ki. Çok iyi çocuğum özümde. Tamam sevişiyorum falan ama yani özüm iyi.

“ Afedersin ruhani yönümle etkileşime geçip sipariş ettiğim su samurunun gecikmiş olmasıyla ilgili şikayet formu dolduruyordum. Winston teklifin için gerçekten teşekkürler, ayrıca hayatıma sürekli girip çıktığın için de teşekkürler. Bir de telefonları suratıma kapattığın için de teşekkür ederim. Hiç mi “önce sen kapat aşkım” olayı yaşamadın hayvan herif. Neyse teşekkürler. Beni terk ettiğin için de gerçekten teşekkürler. Sen hayatımdan çıkmamış olsaydın ben bunların hiçbirini yaşamıyor olacaktım. Kendi seçimlerim olsa da senin etkin var yok değil. Ama birkaç gündür dibe batıyorum sayende. Ve hayır seni özlemedim. Sen özlediğim insan değilsin.

“ Bu ne demek oluyor? “

“ Sen benim sevdiğim insan değilsin. O sürekli laf attığın numaralar var ya. Onlar senden çok düşünüyor beni. Sen geçen akşama kadar bir bayram mesajı bile atmadın. Bayram mesajları eski sevgililer içindir. Sen benim o sevdiğim Winston değilsin. O beni düşünürdü. Beni severdi. Ve yanındayken kendimi tuhaf değil mutlu hissederdim. Şimdi ağlayabilsem ağlayacak durumdayım. Ve bütün bunlar senin suçun. Şimdi git! Sevdiğim Winston kendine ne yaptı bilmiyorum ama o olmadan bir daha asla benimle konuşma.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder